Didem Aydın Özocak
Çamura dokunduÄŸunda ruhuna dokunursun
Hakkımda
1981 yılında Ä°zmit’te doÄŸdum. Bilkent Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümü’nden mezun olduktan sonra uzun yıllar farklı sektörlerde çalıştım. Daha sonra aile ÅŸirketimizde, kozmetik alanında görev aldım.
Zamanla iç sesimi duymaya, daha yavaÅŸ bir ritimde yaÅŸamaya ihtiyaç duydum. Anne olduktan sonra bu içsel dönüÅŸümün beni götürdüÄŸü yer, seramik oldu. Pandemi döneminde baÅŸlayan bu yolculuk, kısa sürede bir meraktan çok daha fazlasına dönüÅŸtü; benim için bir ifade biçimi, bir varoluÅŸ alanı haline geldi.
Farklı atölyelerde eÄŸitimler alarak kendimi geliÅŸtirdim ve Milli EÄŸitim Bakanlığı onaylı seramik atölyesi açma sertifikamı tamamladıktan sonra, 2022 yılında Fem Ceramic Atelier’i Ä°stanbul’da kurdum.
Sanat Anlayışım
Seramik benim için toprakla kurulan sessiz bir diyalog. Her form, doÄŸanın sadeliÄŸinden, anın dinginliÄŸinden ve içsel denge arayışından besleniyor. Çamura dokunduÄŸumda zamanın akışı yavaÅŸlıyor; düÅŸünceler, nefes ve madde aynı ritimde birleÅŸiyor.
Çalışmalarımda sade ama güçlü formlar tercih ediyorum. Toprak ve nude tonlarıyla oluÅŸturduÄŸum yüzeylerde, doÄŸanın yalın güzelliÄŸini yansıtmaya çalışıyorum. Her parça, kendi içinde bir denge arayışını ve sessiz bir ifadeyi taşır.
Fem Ceramic Atelier, bu yolculuÄŸun hem üretim hem paylaşım alanı. Burada kendi eserlerimi oluÅŸtururken, aynı zamanda seramiÄŸin dönüÅŸtürücü etkisini baÅŸkalarıyla paylaÅŸmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum.
Benim için seramik, bir sanat olmanın ötesinde; kendine yaklaÅŸmanın, anda kalmanın ve sadeleÅŸmenin bir yolu.
